22 Haziran 2010 SALI

Resmî Gazete

Sayı : 27619

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

Anayasa Mahkemesi Başkanlığından:

Esas Sayısı  : 2009/10

Karar Sayısı : 2010/56

Karar Günü : 1.4.2010

İPTAL DAVASINI AÇAN : TBMM Anamuhalefet (Cumhuriyet Halk) Partisi Grubu adına Grup Başkanvekilleri Hakkı Suha OKAY ve Kemal ANADOL

İPTAL DAVASININ KONUSU :

27.12.2008 günlü, 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nun;

A- 28. maddesinin,

B- 29. maddesinin;

1- (1) numaralı fıkrasının (d) bendinin,

2- (2) numaralı fıkrasının,

3- (4) numaralı fıkrasının,

4- (9) numaralı fıkrasının,

5- (10) numaralı fıkrasının,

Anayasa’nın 2., 11., 87., 88., 89., 127. ve 161. maddelerine aykırılığı savıyla iptalleri ve yürürlüklerinin durdurulması istemidir.

I- İPTAL VE YÜRÜRLÜĞÜN DURDURULMASI İSTEMLERİNİN GEREKÇESİ

Dava dilekçesinin gerekçe bölümü şöyledir:

“III. GEREKÇE

1) 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun 28 inci Maddesinin Anayasa’ya Aykırılığı

Sağlıkta dönüşüm programı çerçevesinde sağlık harcamalarındaki artışın önüne geçmek amacıyla katılım payı uygulamasına geçilmiş ve bu amaç doğrultusunda 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda gerekli düzenlemeler yapılarak sosyal güvenlik kurumu tarafından çıkarılan “2008 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği” (R.G. T. 29.09.2008, Sa. 27012 Mükerrer) ile SSK ve Bağ-Kur’lulardan 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren katılım payı alınması uygulamasına başlanmıştır.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak istihdam edilenler (Devlet memurları) ile 18/6/1992 tarihli ve 3816 sayılı Kanun kapsamındaki yeşil kart sahipleri ve ilgili mevzuatında 3816 sayılı Kanun hükümlerine göre tedavilerinin sağlanması hükme bağlanmış olanlar için de katılım payı uygulaması, 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun iptali istenen 28 inci maddesi ile getirilmektedir.

Katılım payı (sağlık hizmetlerinden yararlanabilmek için, genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olduğu kişiler tarafından ödenecek tutar) 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 68 inci ve 69 uncu maddelerinde düzenlenmiş olup, 68 inci maddenin son fıkrasında da “Katılım paylarının ödenme usûlleri ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usûl ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.” hükmüne yer verilmiştir.

“2008 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği” de, 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve 28/8/2008 tarihli ve 26981 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Genel Sağlık Sigortası İşlemleri Yönetmeliği hükümleri uyarınca çıkarılmıştır.

Bu hükümlerden de anlaşılacağı gibi, katılım payına ilişkin iptali istenen yasal düzenlemenin, bütçenin yapılması ve uygulanması yöntemiyle ilişkisi bulunmayan, yasa koyucunun başka amaçla ve bütçe yasalarından tümüyle değişik yöntemlerle gerçekleştirilmesi gereken yasama işlemi olduğu çok açıktır.

Anayasa’nın 161 inci maddesinde bütçenin hazırlanması ve uygulanmasının kanunla düzenlenmesi öngörülmüştür. Bu kural gereğince 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nda bütçenin nasıl hazırlanacağına ve uygulanacağına ilişkin hususlar düzenlenmiştir. Kanun’un 3 üncü maddesine göre bütçe, “belirli bir dönemdeki gelir ve gider tahminleri ile bunların uygulanmasına ilişkin hususları gösteren ve usulüne uygun olarak yürürlüğe konulan belgeyi” ifade etmektedir. ve bütçe kanununa bütçe ile ilgili hükümler dışında hiçbir hüküm konulamaz. Bu şu demektir ki, bütçe kanunu ile mevcut kanunlarda bir değişiklik yapılamaz.

Anayasa Mahkemesinin müteaddit kararlarında, örneğin 28.12.2005 tarih ve E.2005/146, K.2005/105 sayılı kararında aynen şöyle denilmiştir:

“Anayasa’nın 87. maddesinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin görev ve yetkileri yasa koymak, değiştirmek ve kaldırmak yanında bütçe yasa tasarısını görüşmek ve kabul etmek olarak belirtilmiştir. Bütçe yasalarıyla diğer yasalar arasında yapılan bu ayrım karşısında herhangi bir yasa ile düzenlenmesi gereken bir konunun bütçe yasası ile düzenlenmesine veya herhangi bir yasada yer alan hükmün bütçe yasaları ile değiştirilmesine ve kaldırılmasına imkan bulunmamaktadır.

Anayasa’nın 88. ve 89. maddelerinde yasa tasarı ve tekliflerinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nce görüşülmesi usul ve esasları ile yayımlanması düzenlenirken, bütçe yasa tasarılarının görüşülme usul ve esasları 162. maddede ayrıca belirtilmiştir. Bu maddeye göre, bütçe yasa tasarılarının görüşülmesinde ayrı bir yöntem kabul edilmiş, Genel Kurul’da üyelerin gider artırıcı veya gelir azaltıcı tekliflerde bulunmaları önlenmiştir. Anayasa’nın 89. maddesinde de, Cumhurbaşkanı’na bütçe yasalarını bir daha görüşülmek üzere TBMM’ne geri gönderme yetkisi tanınmamıştır. Öte yandan, Anayasa’nın 163. maddesinde, bütçelerde değişiklik yapılabilmesi esasları ayrıca düzenlenmiş, Bakanlar Kurulu’na kanun hükmünde kararname ile bütçede değişiklik yapma yetkisi verilmemiştir.

Anayasa’da birbirinden tamamen ayrı ve değişik biçimde düzenlenen bu iki yasalaştırma yönteminin doğal sonucu olarak birinin konusuna giren bir işin, ötekiyle ilgili yöntemin uygulanması ile düzenlenmesi, değiştirilmesi veya kaldırılması mümkün bulunmamaktadır.

Anayasa’nın 161. maddesinin son fıkrasında, “Bütçe kanununa bütçe ile ilgili hükümler dışında hiçbir hüküm konulamaz” denilmektedir. Maddenin gerekçesinde de belirtildiği gibi, bütçe yasalarının öteki yasalardan ayrı olmaları nedeniyle, bir yasa kuralı nasıl aynı nitelikte bir yasa kuralıyla değiştirilebilirse bütçe yasalarının da aynı yöntemle hazırlanmış ve kabul edilmiş bir bütçe yasası ile değiştirilmesi gerekir. Yasa konusu olabilecek bir kuralı kapsamaması koşuluyla ‘bütçe ile ilgili hükümler’ ifadesi de bütçeyi açıklayıcı, uygulanmasını kolaylaştırıcı nitelikte düzenlemeler olarak değerlendirilmelidir.

Bir yasa kuralının bütçeden gider yapmayı ya da bütçeye gelir sağlamayı gerektirir nitelikte bulunması, mutlak biçimde ‘bütçeyle ilgili hükümlerden’ sayılmasına yetmez. Her yasada gidere neden olabilecek değişik türde kurallar bulunabilir. Böyle kuralların bulunmasıyla örneğin, yargı, savunma, eğitim, sağlık, tarım, ulaşım vb. kamu hizmeti alanlarına ilişkin yasaların bütçeyle ilgili hükümler içerdiği kabul edilirse, bu konulardaki yasaların değiştirilip kaldırılması içinde bütçe yasalarına hükümler koymak yoluna gidilebilir. Oysa, bu tür yasa düzenlemeleri, bütçenin yapılması ve uygulanması yöntemiyle ilişkisi bulunmayan, yasakoyucunun başka amaçla ve bütçe yasalarından tümüyle değişik yöntemlerle gerçekleştirilmesi gereken yasama işlemleridir. 161. maddedeki ‘bütçeyle ilgili hüküm’ ibaresine dayanılarak, gider ya da gelirle ilgili bir konuyu olağan bir yasa yerine bütçe yasası ile düzenlemek, Anayasa’nın 88. ve 89. maddelerini bu tür yasalar bakımından uygulanamaz duruma düşürmektedir.”

Anayasa’nın 161. ve 162. maddelerinin getiriliş amacı, bütçe yasalarında yıllık bütçe kavramı dışındaki konulara yer vermemek, böylece bütçe yasalarını ilgisiz kurallardan uzak tutarak kendi yapısı içinde bütünleştirmektir.”

Anayasa Mahkemesinin 07.10.1996 tarih ve E.1996/23, K.1996/36 sayılı kararında da aynen şöyle denilmiştir:

Yasaların yürürlükteki kurallarının bir mali yıl içinde olsa kısıtlanması veya ertelenmesi ancak aynı yöntemlerle yürürlüğe konulacak yasalarla mümkün olabilir. Bütçeyle ilgisi olmayan bu konunun bütçe yasalarıyla düzenlenmesine olanak yoktur. Belirtilen nedenle Anayasanın 87, 88, 89 ve 161 inci maddelerine aykırı olan (e) bendinin iptali gerekir (R.G. 08.06.2002, sa. 24779).”

Anayasa Mahkemesinin bu kararlarından da anlaşılacağı üzere, Anayasanın 161 inci maddesindeki “bütçe ile ilgili hüküm” ibaresine dayanılarak, gider ya da gelirle ilgili bir konuyu (muayenede katılım payı alınmasını), olağan bir yasa yerine bütçe yasası ile düzenlemek, Anayasanın 88 inci ve 89 uncu maddelerini bu tür yasalar bakımından uygulanamaz duruma düşüreceğinden Anayasa hükümleriyle bağdaşmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun 28 inci maddesi Anayasa’nın 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı olup, iptali gerekmektedir.

2) 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun 29 uncu Maddesinin (1) numaralı Fıkrasının (d) Bendinin Anayasa’ya Aykırılığı

5/4/1983 tarihli ve 2813 sayılı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun Kuruluşuna İlişkin Kanunun değişik 5 inci maddesinin birinci fıkrası “Kanunlarla verilen görevleri yerine getirmek ve yetkileri kullanmak üzere kamu tüzel kişiliğini haiz, idarî ve mali özerkliğe sahip özel bütçeli Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu kurulmuştur.” hükmüne amirdir.

İptali istenen kural ile, 5/4/1983 tarihli ve 2813 sayılı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun Kuruluşuna İlişkin Kanunun değişik 5 inci maddesinin birinci fıkrasında geçen “özel bütçeli” ibaresi’nin 2009 yılında uygulanmayacağı hükme bağlanmış, yani Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun Kuruluşuna İlişkin Kanunda değişiklik yapılarak Kurum, özel bütçeli kamu tüzelkişisi olmaktan çıkarılmış, dolayısıyla yasa koyucunun başka amaçla ve bütçe yasalarından tümüyle değişik yöntemlerle gerçekleştirilmesi gereken yasama işlemi bütçe yasası ile yapılmıştır.

Diğer yasalarla yapılması gereken değişikliği bütçe yasasıyla yaptığı için 27.12. 2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun 29 uncu maddesinin (1) numaralı fıkrasının (d) bendi, dilekçemizin yukarıda “Gerekçe” bölümünde (1) numaralı başlık altında belirtilen nedenlerle Anayasa’nın 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı olup, iptali gerekmektedir.

3) 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun 29 uncu Maddesinin (2) numaralı Fıkrasının Anayasa’ya Aykırılığı

İptali istenen kural ile, 13/12/1983 tarihli ve 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 13 üncü maddesinin (J) bendinde yer alan “Bakanlık hizmet binaları ve İçişleri Bakanlığının görüşünü almak suretiyle, hükümet konaklarının yapımını programlamak, satınalma işlemlerini yürütmek ve bunların onarımlarını yapmak,” hükmünün “Bakanlık hizmet binalarının yapımını programlamak, satınalma işlemlerini yürütmek ve bunların onarımlarını yapmak,” şeklinde uygulanacağı öngörülmüştür.

178 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 13 üncü maddesinde Maliye Bakanlığı “Milli Emlak Genel Müdürlüğünün” görevleri belirtilmiştir. Mevcut kural ile “Bakanlık hizmet binaları” ve “hükümet konaklarının” yapımını programlamak, satınalma işlemlerini yürütmek ve bunların onarımlarını yapmak görevi ayrı ayrı adı geçen genel müdürlüğüne verilmiş ve ayrıca hükümet konaklarıyla ilgili işlemler için İçişleri Bakanlığının görüşünün alınması şartı getirilmiştir. Bu nedenle iptali istenen kuralın, söz konusu 13 üncü maddenin (j) bendi ile Milli Emlak Genel Müdürlüğüne verilen görevi 2009 yılı için değiştirici nitelik taşıdığı kuşkusuzdur.

Yasa koyucunun başka amaçla ve bütçe yasalarından tümüyle değişik yöntemlerle gerçekleştirilmesi gereken yasama işlemi bütçe yasası ile yapılmıştır.

Açıklanan ve dilekçemizin yukarıda “Gerekçe” bölümünde (1) numaralı başlık altında belirtilen nedenlerle, bütçeyle ilgili olmayan ve diğer yasalarla yapılması gereken bir düzenlemeyi içeren 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun 29 uncu maddesinin (2) numaralı fıkrası, Anayasa’nın 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı olup, iptali gerekmektedir.

4) 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun 29 uncu Maddesinin (4) numaralı Fıkrasının Anayasa’ya Aykırılığı

23/7/1995 tarihli ve 4123 sayılı Tabii Afet Nedeniyle Meydana Gelen Hasar ve Tahribata İlişkin Hizmetlerin Yürütülmesine Dair Kanunun 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında “Tabii afete maruz kalan yörelerdeki belediyeler ile özel idarelere, maruz kaldıkları hasar ve tahribatları gidermek amacıyla, 7269 sayılı Kanunun 20.6.2001 tarihli ve 4684 sayılı Kanunla değişik 33 üncü maddesi çerçevesinde özel hesaplarda toplanan kaynaklardan yardım yapılabilir. Bu yardımların miktarı, hasar ve tahribat oranları dikkate alınarak Maliye Bakanının uygun görüşü üzerine, Bayındırlık ve İskan Bakanınca tespit edilir.” hükmüne yer verilmiştir.

İptali istenen kural uyarınca söz konusu hükme göre, 30/9/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin başvurulardan Maliye Bakanlığınca uygun görüş verilmemiş olanlar hakkında herhangi bir işlem yapılmayacak, diğer bir anlatımla tabii afete maruz kalan yörelerdeki belediyeler ile özel idarelere gerekli yardım yapılamayacaktır.

Görüldüğü gibi, yasa koyucunun başka amaçla ve bütçe yasalarından tümüyle değişik yöntemlerle gerçekleştirilmesi gereken yasama işlemi bütçe yasası ile yapılmıştır.

Açıklanan ve dilekçemizin yukarıda “Gerekçe” bölümünde (1) numaralı başlık altında belirtilen nedenlerle, bütçeyle ilgili olmayan ve diğer yasalarla yapılması gereken bir düzenlemeyi içeren 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun 29 uncu maddesinin (4) numaralı fıkrası Anayasa’nın 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı olup, iptali gerekmektedir.

5) 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun 29 uncu Maddesinin (9) numaralı Fıkrasının Anayasa’ya Aykırılığı

Elektrik ve havagazı tüketim vergisi, 26.5.1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 35 ila 39 uncu maddelerinde düzenlenmiştir.

Bu Yasa’nın 39 uncu maddesinde, “Elektrik enerjisini tedarik eden veya havagazını dağıtan kuruluşlar, tahsil ettikleri vergiyi, tahsil tarihini takibeden ayın 20’nci günü akşamına kadar belediyeye bir beyanname ile bildirmeye ve vergiyi aynı sürede ödemeye mecburdurlar” denilmiştir.

İptali istenen kural ile, elektrik ve havagazı tüketim vergisinin tarh, tahakkuk ve tahsil yetkisi Maliye Bakanlığı Vergi Dairelerine (Elektrik Piyasası Kanununa göre elektrik enerjisini tedarik eden ve havagazını dağıtan kuruluşların, kurumlar vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesine) verilmiş ve böylece Belediyelerin önemli bir vergi geliri ellerinden alınmış, diğer bir anlatımla belediyelere görevleri ile orantılı gelir kaynakları sağlanması engellenmiştir. Yapılan bu düzenlemenin bütçe ile ilgili olmadığı, Yasa koyucunun başka amaçla ve bütçe yasalarından tümüyle değişik yöntemlerle gerçekleştirilmesi gereken yasama işleminin  bütçe yasası ile yapıldığı çok açıktır.

2.2.1981 tarihli ve 2380 sayılı Belediyelere ve İl Özel İdarelerine Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkındaki Kanunun 1 inci maddesinde yer alan “% 6” pay oranını”  “% 5”e indiren 2003 Mali Yılı Bütçe Kanununun 51. maddesinin (v) fıkrasının iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 22.01.2004 tarihli ve E.2003/41, K.2004/4 sayılı kararında aynen şöyle denilmiştir:

“İller Bankası’nda her ay sonuna kadar toplanan belediyeler payının, Genel Bütçe vergi gelirleri tahsilat toplamının % 6’sına tekabül eden bölümü banka tarafından İçişleri Bakanlığı’nca bildirilecek son genel nüfus sayımı sonuçlarına göre büyük kent belediyeleri dışındaki belediyelere dağıtımı planlanır.”

Görüldüğü üzere, 2.2.1981 tarihli ve 2380 sayılı Kanunun 1 inci maddesinde yer alan “% 6” pay oranı, 2003 Mali Yılı Bütçe Kanununun 51. maddesinin (v) fıkrası ile “% 5” olarak değiştirilmiştir.

Herhangi bir kanun ile düzenlenmesi gereken bir konunun bütçe kanunu ile düzenlenmesinin veya herhangi bir kanunda yer alan hükmün bütçe kanunları ile değiştirilmesinin ve kaldırılmasının olanaksız olduğu daha önceki Anayasa Mahkemesi kararlarında yer almıştır.

2003 Mali Yılı Bütçe Kanununun 51. maddesinin (v) fıkrası, kanunlar ile yapılması gereken düzenlemeler, bütçe kanunu ile yapıldığı için, Anayasanın 87.ve 88. maddelerine; bütçe kanunu bu tür düzenlemelerin yapılabileceği nitelikte bir kanun olmadığı ve getirilen düzenlemeler bütçe ile ilgili olmadığı için Anayasanın 161. maddesine; mahalli idarelere görevleri ile orantılı gelir kaynakları sağlanmasını engellediği için Anayasanın 127. maddesinin son fıkrasına, yasama erki Anayasaya aykırı biçimde kullanıldığı için Anayasa’nın 11. maddesindeki Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü ilkesi ile 2. maddesindeki hukuk devleti ilkesine aykırıdır.”

Açıklanan nedenlerle 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun 29 uncu maddesinin (9) numaralı fıkrası, Anayasa’nın 2 nci, 11 inci 87 nci, 88 inci, 89 uncu, 127 nci ve 161 inci maddelerine aykırı olup, iptali gerekmektedir.

6) 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun 29 uncu Maddesinin (10) numaralı Fıkrasının Anayasa’ya Aykırılığı

22/5/2007 tarihli ve 5664 sayılı Konut Edindirme Yardımı Hak Sahiplerine Ödeme Yapılmasına Dair Kanunun “İlan ve hak sahipliğinin sona ermesi” başlıklı 5 inci maddesinin ikinci fıkrasında,

“Türkiye Emlak Bankası Anonim Şirketine iletilen listelerde isimleri yer almadığı halde, konut edindirme yardımına müstahak olduğunu ileri sürenlerin, ilanın yapıldığı tarihten itibaren 3 ay içerisinde mülga 3320 sayılı Kanuna göre konut edindirme yardımı hesaplarını tahakkuk ettirmek ve ilgili bankaya devretmekle yükümlü olan kurum ve kuruluşlara başvurmaları halinde, adlarına daha önce konut edindirme yardımı yapıldığı hususunun her zaman düzenlenmesi mümkün olmayan nitelikteki belgelerle kanıtlanması veya bu durumun ilgili kurumların kayıtları ile anlaşılması kaydıyla, konut edindirme yardımı tutarları ilgili kurum veya kuruluşlarca hesaplanarak ilgililerin başvurusunu izleyen 2 aylık süre içinde 3 üncü maddenin birinci fıkrasında belirtilen formatta ve şekilde Bankaya bildirilir. Bu fıkraya göre hak sahibi olduğu tespit edilenlere yapılacak ödemelerde 3 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine ilişkin hükümler uygulanır. Bu fıkrada belirtilen başvuru süresi geçirildikten sonra yapılan talepler ilgili kurum ve kuruluşlarca dikkate alınmaz.”

hükmüne yer verilmiştir. İptali istenen kural ile, bu hükümde yer alan 2 aylık süre” ibaresinin “8 aylık süre” şeklinde uygulanacağı öngörülmüş, dolayısıyla konut edindirme yardımı tutarlarının ilgili kurum veya kuruluşlarca hesaplanarak ilgililerin başvurusunu izleyen 2 aylık süre içinde Bankaya bildirme süresi 2 aydan 8 aya çıkarılmış, yani ve 5664 sayılı Konut Edindirme Yardımı Hak Sahiplerine Ödeme Yapılmasına Dair Kanunun 5 inci maddesinin ikinci fıkrasında değişiklik yapılmıştır.

Görüldüğü gibi iptali istenen bu kuralla bütçe yasalarından tümüyle değişik yöntemlerle gerçekleştirilmesi gereken bir yasama işlemi bütçe yasası ile yapılmıştır.

Açıklanan ve dilekçemizin yukarıda “Gerekçe” bölümünde (1) numaralı başlık altında belirtilen nedenlerle, bütçeyle ilgili olmayan ve diğer yasalarla yapılması gereken bir düzenlemeyi içeren 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun 29 uncu maddesinin (10) numaralı fıkrası Anayasa’nın 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı olup, iptali gerekmektedir.

IV. YÜRÜRLÜĞÜ DURDURMA İSTEMİNİN GEREKÇESİ

1) Dava dilekçemizde iptali ve iptal davası sonuçlanıncaya kadar yürürlüğünün durdurulması istenen hükümler, bütçe ile ilgili olmayan hususları düzenlemektedirler. Halbuki Anayasanın 161 inci maddesi bütçe kanunlarında bütçe ile ilgili olmayan hususların yer alamayacağını bildirmektedir. Anayasa Mahkemesinin de bu nedenle, bütçe kanunlarında yer alan bütçeyle ilgisiz hükümler hakkında verdiği sayısız iptal kararı vardır.

“Anayasa’nın 153. maddesinin son fıkrasında, Anayasa Mahkemesi kararlarının yasama, yürütme ve yargı organları ile gerçek ve tüzelkişileri bağlayacağı öngörülmüştür. Yasama organı yapacağı yeni düzenlemelerde daha önce aynı konuda verilen Anayasa Mahkemesi kararlarını göz önünde bulundurmak, bu kararları etkisiz bırakacak biçimde yeni yasa çıkarmamak ve Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilen kuralları tekrar yasalaştırmamak yükümlülüğündedir. Yasama organı, yasa çıkarırken iptal edilen yasaya ilişkin kararların sonuçları ile birlikte gerekçelerini de gözönünde bulundurmak ve sözcükleri ayrı olsa bile, iptal edilen yasalarla, içerik ya da nitelik yönünden aynı veya benzer olan yasaları çıkarmamak zorundadır.” (Anayasa Mahkemesi’nin 29.11.2005 tarih ve E.2005/6, K.2005/93 sayılı kararı).

Bir hukuk devletinde böyle bir duruma seyirci kalınmaması tabii olup, Anayasal düzenin en kısa sürede iptalini ve yürürlüğünün durdurulmasını istediğimiz hukuka aykırı bu tür kurallardan arındırılması, hukuk devleti sayılmanın da bir gereğidir. Anayasaya aykırılığın ısrarla sürdürülmesinin, bir hukuk devletinde subjektif yararların üstünde, özenle korunması gereken hukukun üstünlüğü ilkesini de zedeleyeceği kuşkusuzdur.

2) Bir yıllık bir döneme ilişkin olan Bütçe Kanunu’ndaki bu düzenlemeler hakkında yürürlüğü durdurma kararı verilmediği takdirde bütçe yılı sona erdikten sonra verilecek iptal kararlarının etkililiği ortadan kalktığından, böyle bir durumun sonradan giderilmesi güç ya da olanaksız zararlara yol açacağı da kuşkusuzdur.

Anayasaya aykırı oldukları gerekçemizde gösterilen hükümlerin uygulanması halinde ortaya çıkacak ve giderilmesi olanaksız durum ve zararların önlenebilmesi, hukukun ve Anayasanın üstünlüğünün korunabilmesi için, bu hükümlerin yürürlülüklerinin iptal davası sonuçlanıncaya kadar durdurulması gerekmektedir.

V. SONUÇ VE İSTEM

Yukarıda açıklanan gerekçelerle 27.12.2008 tarih ve 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun;

1) 28 inci maddesinin, Anayasa’nın 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı olduğundan,

2) 29 uncu maddesinin (1) numaralı fıkrasının (d) bendinin, Anayasa’nın 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı olduğundan,

3) 29 uncu maddesinin (2) numaralı fıkrasının, Anayasa’nın 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı olduğundan,

4) 29 uncu maddesinin (4) numaralı fıkrasının, Anayasa’nın 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı olduğundan,

5) 29 uncu maddesinin (9) numaralı fıkrasının, Anayasa’nın 2 nci,11 inci, 87 nci, 88 inci, 89 uncu,127 nci ve 161 inci maddelerine aykırı olduğundan,

6) 29 uncu maddesinin (10) numaralı fıkrasının, Anayasa’nın 87 nci, 88 inci, 89 uncu ve 161 inci maddelerine aykırı olduğundan,

iptallerine ve iptal davası sonuçlanıncaya kadar yürürlüklerinin durdurulmasına karar verilmesine ilişkin istemimizi saygı ile arz ederiz.”

II- YASA METİNLERİ

A- İptali İstenilen Yasa Kuralları

27.12.2008 günlü, 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nun iptali ve yürürlüğünün durdurulması istenilen madde, fıkra ve bentleri şunlardır:

1- “Tedavi hizmetleri için katılım payı uygulaması

MADDE 28 - (1) Kamu idarelerinde 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak istihdam edilenler (bunlardan aylıksız izinli olup, ilgili mevzuatı gereğince tedavi yardımı hakkı devam edenler dâhil) ile bunların bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerinin, 18/6/1992 tarihli ve 3816 sayılı Kanun kapsamındaki yeşil kart sahiplerinin ve ilgili mevzuatında 3816 sayılı Kanun hükümlerine göre tedavilerinin sağlanması hükme bağlanmış olanların; 2009 yılında, ayakta tedavilerinde hekim ve diş hekimi muayenelerinden 2 TL katılım payı alınır. Katılım payı tutarını; birinci basamak sağlık kuruluşlarında yapılan muayenelerde almamaya ya da daha düşük tutarlarda belirlemeye veya tekrar aynı tutarlara getirmeye, ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumlarında yapılan muayenelerde önceki basamaklardan sevkli olarak başvurulup başvurulmadığı dikkate alınmak suretiyle yarısına kadar indirmeye veya beş katına kadar artırmaya, gerektiğinde bu tutarları kanuni tutarlarına getirmeye veya indirmeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.

(2) Birinci fıkra kapsamına girenlerin 2009 yılında, tedavileri nedeniyle kullanmalarına gerek görülen ortez, protez, iyileştirme araç ve gereçlerinin bedelleri üzerinden, gereksiz kullanımı azaltma, sağlık hizmetlerinin niteliği açısından hayati önemi haiz olup olmaması, kişilerin gelir ve aylıklarının tutarı ve benzeri ölçütler dikkate alınarak yüzde 10 ilâ yüzde 20 arasında Maliye Bakanlığınca belirlenen oranlarda katılım payı alınır. Ancak, bu şekilde alınacak katılım payının tutarı, sağlık hizmetinin alındığı tarihteki asgari ücretin yüzde 75’ini geçemez.

(3) 3816 sayılı Kanun kapsamındaki yeşil kart sahiplerinin ve ilgili mevzuatında 3816 sayılı Kanun hükümlerine göre tedavilerinin sağlanması hükme bağlanmış olanların, ikinci fıkra uyarınca ödemiş oldukları katılım payları, 2009 yılında, talepleri halinde 29/5/1986 tarihli ve 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu hükümlerine göre kendilerine geri ödenir.

(4) Bir hastalığın tedavisinin başka tıbbî bir yöntemle tedavisinin mümkün olmaması nedeniyle yapılacak yardımcı üreme yöntemi tedavisi dışındaki, yardımcı üreme yöntemi tedavisinde, 2009 yılında, birinci fıkra kapsamına girenler için ilk denemede yüzde 30, ikinci denemede yüzde 25 oranında katılım payı alınır. Bu fıkra gereğince alınacak katılım payının hesabında, ikinci fıkrada belirtilen üst limit dikkate alınmaz.

(5) Katılım payının gerektiğinde ilgililerin aylık ve ücretlerinden kesilmesine veya eczaneler ile diğer kurum ve kuruluşlar aracılığı ile tahsiline ilişkin esas ve usulleri belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.

(6) Sağlık kurum ve kuruluşları, kamu idarelerinde 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak istihdam edilenler (bunlardan aylıksız izinli olup, ilgili mevzuatı gereğince tedavi yardımı hakkı devam edenler dahil) ile bunların bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerinden, vermiş oldukları sağlık hizmetleri için anılan Kanunun 73 üncü maddesi gereğince genel sağlık sigortalısı hak sahiplerinden alabilecekleri ilave ücretlerin dışında ilave ücret talep edemez. Maliye Bakanlığı ilave ücret alınamayacak sağlık hizmetlerini yeniden tespit etmeye yetkilidir.

(7) 5510 sayılı Kanunun geçici 12 nci maddesinin ikinci fıkrası gereğince ilgili kayıt ve işlemlerin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından devralınması halinde, devir tarihinden sonra anılan Kanunun ilgili hükümleri uygulanır.

2- “Kısmen veya tamamen uygulanmayacak hükümler

MADDE 29 - (1) a)

d) 5/4/1983 tarihli ve 2813 sayılı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun Kuruluşuna İlişkin Kanunun değişik 5 inci maddesinin birinci fıkrasında geçen “özel bütçeli” ibaresi,

2009 yılında uygulanmaz.

(2) 13/12/1983 tarihli ve 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 13 üncü maddesinin (j) bendinde yer alan “Bakanlık hizmet binaları ve İçişleri Bakanlığının görüşünü almak suretiyle, hükümet konaklarının yapımını programlamak, satınalma işlemlerini yürütmek ve bunların onarımlarını yapmak,” hükmü “Bakanlık hizmet binalarının yapımını programlamak, satınalma işlemlerini yürütmek ve bunların onarımlarını yapmak,” şeklinde uygulanır.

(4) 23/7/1995 tarihli ve 4123 sayılı Tabii Afet Nedeniyle Meydana Gelen Hasar ve Tahribata İlişkin Hizmetlerin Yürütülmesine Dair Kanunun 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrasına göre, 30/9/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin başvurulardan Maliye Bakanlığınca uygun görüş verilmemiş olanlar hakkında herhangi bir işlem yapılmaz.

(9) 1/1/2009 tarihinden sonra verilmesi gereken elektrik ve havagazı tüketim vergisi beyannamelerine uygulanmak üzere, 26/5/1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun; 35 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “ilgili belediyeye” ibaresi, “kurumlar vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesine” şeklinde, 39 uncu maddesinde yer alan “belediyeye bir beyanname ile bildirmeye ve vergiyi aynı sürede ödemeye mecburdurlar.” ibaresi, “kurumlar vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesine, Maliye Bakanlığınca belirlenecek usul ve esaslara göre bir beyannameyle bildirmeye ve vergiyi aynı sürede, Genel Bütçenin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilmek üzere, ödemeye mecburdurlar. Verginin tarh, tahakkuk ve tahsiline ilgili vergi daireleri yetkilidir.” şeklinde uygulanır.

(10) 22/5/2007 tarihli ve 5664 sayılı Konut Edindirme Yardımı Hak Sahiplerine Ödeme Yapılmasına Dair Kanunun 5 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “2 aylık süre” ibaresi, “8 aylık süre” şeklinde uygulanır.”

B- Dayanılan Anayasa Kuralları

Dava dilekçesinde, Anayasa’nın 2., 11., 87., 88., 89., 127. ve 161. maddelerine dayanılmıştır.

III- İLK İNCELEME

Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 8. maddesi uyarınca, Haşim KILIÇ, Osman Alifeyyaz PAKSÜT, Sacit ADALI, Fulya KANTARCIOĞLU, Ahmet AKYALÇIN, Mehmet ERTEN, Mustafa YILDIRIM, A.Necmi ÖZLER, Serdar ÖZGÜLDÜR, Şevket APALAK ve Zehra Ayla PERKTAŞ’ın katılımlarıyla 5.2.2009 gününde yapılan ilk inceleme toplantısında, dosyada eksiklik bulunmadığından işin esasının incelenmesine ve yürürlüğü durdurma isteminin esas inceleme aşamasında karara bağlanmasına oybirliğiyle karar verilmiştir.

IV- ESASIN İNCELENMESİ

Dava dilekçesi ve ekleri, işin esasına ilişkin rapor, iptali istenilen yasa kuralları, dayanılan Anayasa kuralları ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

Anayasa’nın 87. maddesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin görev ve yetkileri belirtilirken bütçe yasa tasarısını görüşmek ve kabul etmek dışında diğer yasaları koymak, değiştirmek ve kaldırmak biçiminde bir ayırım yapılmıştır. Bütçe yasalarını öteki yasalardan ayrı tutan bu kural karşısında, herhangi bir yasa ile düzenlenmesi gereken bir konunun bütçe yasası ile düzenlenmesi veya herhangi bir yasada yer alan hükmün bütçe yasaları ile değiştirilmesi ve kaldırılması olanaksızdır.

Anayasa’nın 88. ve 89. maddelerinde yasa tasarı ve tekliflerinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülme usul ve esasları ile yayımlanması düzenlenirken, bütçe yasa tasarılarının görüşülme usul ve esasları 162. maddede ayrıca belirtilmiştir. Bu maddeyle bütçe yasa tasarılarının görüşülmesinde ayrı bir yöntem kabul edilmiş, genel kurulda üyelerin gider arttırıcı veya gelir azaltıcı tekliflerde bulunmaları önlenmiş ve Anayasa’nın 89. maddesiyle de Cumhurbaşkanı’na bütçe yasalarını bir daha görüşülmek üzere TBMM’ne geri gönderme yetkisi tanınmamıştır. Öte yandan, Anayasa’nın 163. maddesinde bütçede değişiklik yapılabilmesi esasları ayrıca düzenlenmiş, Bakanlar Kurulu’na kanun hükmünde kararname ile bütçede değişiklik yapma yetkisi verilmemiştir.

Anayasa’da birbirinden tamamen ayrı ve değişik olarak düzenlenen bu iki yasalaştırma yönteminin doğal sonucu olarak, diğer yasalar ile düzenlenmesi gereken bir konunun, bütçe yasası ile düzenlenmesi, değiştirilmesi veya kaldırılması olanaksızdır.

Anayasa’nın 161. maddesinin son fıkrasında, “Bütçe kanununa bütçe ile ilgili hükümler dışında hiçbir hüküm konulamaz” denilmektedir. Yasa konusu olabilecek bir kuralı kapsamaması koşuluyla “bütçe ile ilgili hükümler” ifadesi de bütçeyi açıklayıcı, uygulanmasını kolaylaştırıcı nitelikte düzenlemeler olarak değerlendirilmelidir.

Bir yasa kuralının bütçeden gider yapmayı ya da bütçeye gelir sağlamayı gerektirir nitelikte bulunması, mutlak biçimde “bütçe ile ilgili hükümlerden” sayılmasına yetmez. Her yasada gidere neden olabilecek değişik türde kurallar bulunabilir. Böyle kuralların bulunmasıyla örneğin, yargı, savunma, eğitim, sağlık, tarım, ulaşım ve benzeri kamu hizmeti alanlarına ilişkin yasaların bütçeyle ilgili hükümler içerdiği kabul edilirse, bu konulardaki yasaların değiştirilip kaldırılması için de bütçe yasalarına hükümler koymak yoluna gidilebilir. Oysa, bu tür yasa düzenlemeleri, bütçenin yapılması ve uygulanması yöntemiyle ilişkisi bulunmayan, yasakoyucunun başka amaçla ve bütçe yasalarından tümüyle değişik yöntemlerle gerçekleştirilmesi gereken yasama işlemleridir. “Bütçe ile ilgili hüküm” sözcüklerine dayanılarak, gider ya da gelirle ilgili bir konuyu olağan bir yasa yerine bütçe yasası ile düzenlemek, Anayasa’nın 88. ve 89. maddelerini bu tür yasalar yönünden uygulanamaz duruma düşürür.

Anayasa’nın 161. maddesinin getiriliş amacı, bütçe yasalarında yıllık bütçe kavramı dışındaki konulara yer vermemek, böylece bütçe yasalarını bütçeyle ilgili olmayan kurallardan uzak tutmak ve kendi yapısı içinde bütünleştirmektir.

1- Yasa’nın 28. Maddesinin İncelenmesi

İptali istenilen kural, 25.6.2009 günlü, 5917 sayılı Bütçe Kanunlarında Yer Alan Bazı Hükümlerin İlgili Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelere Eklenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un 26. maddesiyle, 13.12.1983 günlü, 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen Geçici Madde 9’da yeniden düzenlendiğinden, bu maddeye ilişkin konusu kalmayan iptal istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.

2- Yasa’nın 29. Maddesinin (1) Numaralı Fıkrasının (d) Bendinin İncelenmesi 

İptali istenilen (d) bendindeki 5.4.1983 günlü, 2813 sayılı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun Kuruluşuna İlişkin Kanun’un 5. maddesinin birinci fıkrasında geçen “özel bütçeli” ibaresinin 2009 yılında uygulanmayacağına ilişkin kuraldan, “özel bütçeli” ibaresi 5917 sayılı Yasa’nın 47. maddesinin (7) numaralı fıkrasıyla çıkarıldığından, bu bende ilişkin konusu kalmayan iptal istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.

3- Yasa’nın 29. Maddesinin (2) Numaralı Fıkrasının İncelenmesi

Dava dilekçesinde, bütçe yasalarının görüşülme usul ve esaslarının diğer yasalardan ayrı olarak Anayasa’da gösterildiği, yapılan düzenlemenin bütçenin yapılması ve uygulanması yöntemiyle ilişkisi bulunmayan ayrı bir yasa konusu olduğu, bu nedenlerle dava konusu kuralın, Anayasa’nın 87., 88., 89. ve 161. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

Dava konusu kuralda, 13/12/1983 tarihli ve 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 13 üncü maddesinin (j) bendinde yer alan “Bakanlık hizmet binaları ve İçişleri Bakanlığının görüşünü almak suretiyle, hükümet konaklarının yapımını programlamak, satınalma işlemlerini yürütmek ve bunların onarımlarını yapmak,” hükmü “Bakanlık hizmet binalarının yapımını programlamak, satınalma işlemlerini yürütmek ve bunların onarımlarını yapmak,” şeklinde uygulanır. denilmiştir.

Bütçe ile ilgili olmayan ve diğer yasalarla yapılması gereken düzenlemelerin bütçe yasası dışındaki yasalarla yapılması zorunludur. 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nun 29. maddesinin (2) numaralı fıkrasında, 178 sayılı KHK ile Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne verilmiş bulunan görevin 2009 yılında uygulanmayacağı öngörülerek 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Milli Emlak Genel Müdürlüğü görevlerine ilişkin kuralları 2009 yılı için değiştirilmiş böylece bütçe yasası dışındaki yasalarla yapılması gereken bir düzenleme Bütçe Yasası ile yapılmıştır. 

Bu nedenlerle diğer yasaların konusu olan bu düzenlemenin Bütçe Yasası ile yapılmış olması, Anayasa’nın 87., 88., 89. ve 161. maddelerine aykırıdır. Kuralın iptali gerekir.

4- Yasa’nın 29. Maddesinin (4) Numaralı Fıkrasının İncelenmesi

Dava dilekçesinde, bütçe yasalarının görüşülme usul ve esaslarının diğer yasalardan ayrı olarak Anayasa’da gösterildiği, yapılan düzenlemenin bütçenin yapılması ve uygulanması yöntemiyle ilişkisi bulunmayan ayrı bir yasa konusu olduğu, bu nedenlerle dava konusu kuralın, Anayasa’nın 87., 88., 89. ve 161. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

Dava konusu kuralda, 23/7/1995 tarihli ve 4123 sayılı Tabii Afet Nedeniyle Meydana Gelen Hasar ve Tahribata İlişkin Hizmetlerin Yürütülmesine Dair Kanunun 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrasına göre, 30/9/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin başvurulardan Maliye Bakanlığınca uygun görüş verilmemiş olanlar hakkında herhangi bir işlem yapılmaz.” denilmiştir.

Tabiî afete maruz kalan yörelerde normal hayatın devamını sağlayacak hizmetlerin yürütülmesi, hasar ve tahribatın giderilmesi amacı ile çıkarıldığı anlaşılan 4123 sayılı Yasa’nın 4864 sayılı Yasa ile değişik 6. maddesinin üçüncü fıkrasında, tabii afete maruz kalan yörelerdeki belediyeler ile özel idarelere maruz kaldıkları hasar ve tahribatları gidermek için 7269 sayılı Yasa’nın 4684 sayılı Yasa ile değişik 33. maddesi çerçevesinde özel hesaplarda toplanan kaynaklardan yardım yapılabileceği, bu yardımların miktarının, hasar ve tahribat oranları dikkate alınarak Maliye Bakanı’nın uygun görüşü üzerine Bayındırlık ve İskan Bakanı’nca tespit edileceği, 7269 sayılı Yasa’nın 4684 sayılı Yasa ile değişik 33. maddesinde de, tabii afet nedeniyle özel ve kamu kuruluşları ile kişiler tarafından her ne ad altında olursa olsun toplanan nakdi bağış ve yardımların Maliye Bakanlığı Merkez Saymanlık Müdürlüğü adına açılacak özel hesaplarda toplanacağı öngörülmüştür.

Dava konusu kuralla, 4123 sayılı Yasa’nın 6. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca 30/9/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin yapılmış yardım başvurularından Maliye Bakanlığı’nca uygun görüş verilmemiş olanlar hakkında herhangi bir işlem yapılmayacağı öngörülerek, özel Yasa kuralı 2009 yılı için değiştirilmiştir. Oysa, bu tür düzenlemelerin bütçe yasası dışındaki yasalarla yapılması zorunludur.

Bu nedenlerle, diğer yasaların konusu olan bu düzenlemenin Bütçe Yasası ile yapılmış olması, Anayasa’nın 87., 88., 89. ve 161. maddelerine aykırıdır. Kuralın iptali gerekir.

5- Yasa’nın 29. Maddesinin (9) Numaralı Fıkrasının İncelenmesi

İptali istenilen kural ile 26.5.1981 günlü, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 35. maddesinin ikinci fıkrasında ve 39. maddesinde yapılan düzenlemeler, 5917 sayılı Yasa’nın 18. maddesiyle 2464 sayılı Yasa’ya eklenen Geçici Madde 6 ile yeniden düzenlendiğinden, bu fıkraya ilişkin konusu kalmayan iptal istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.

6- Yasa’nın 29. Maddesinin (10) Numaralı Fıkrasının İncelenmesi

İptali istenilen kural ile 22.5.2007 günlü, 5664 sayılı Konut Edindirme Yardımı Hak Sahiplerine Ödeme Yapılmasına Dair Kanun’un 5. maddesinin ikinci fıkrasında yapılan düzenleme, 5917 sayılı Yasa’nın 47. maddesinin (17) numaralı fıkrasıyla yeniden düzenlendiğinden, bu fıkraya ilişkin konusu kalmayan iptal istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.

V- YÜRÜRLÜĞÜN DURDURULMASI İSTEMİ

27.12.2008 günlü, 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nun:

A- 29. maddesinin (2) ve (4) numaralı fıkralarına ilişkin yürürlüğünün durdurulması isteminin, koşulları oluşmadığından REDDİNE,

B- 1-  28. maddesine,

2- 29. maddesinin;

a-  (1) numaralı fıkrasının (d) bendine,

b-  (9) numaralı fıkrasına,

c- (10) numaralı fıkrasına,

yönelik iptali istemi hakkında, 1.4.2010 günlü, E. 2009/10, K. 2010/56 sayılı kararla karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğinden, bu madde, fıkra ve bentlere ilişkin YÜRÜRLÜĞÜN DURDURULMASI İSTEMİ HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

1.4.2010 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verilmiştir.

VI- SONUÇ

27.12.2008 günlü, 5828 sayılı 2009 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nun:

A- 28. maddesi, 25.6.2009 günlü, 5917 sayılı Bütçe Kanunlarında Yer Alan Bazı Hükümlerin İlgili Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelere Eklenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un 26. maddesiyle, 13.12.1983 günlü, 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen Geçici Madde 9’da yeniden düzenlendiğinden, bu maddeye ilişkin KONUSU KALMAYAN İPTAL İSTEMİ HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

B- 29. maddesinin;

1- (1) numaralı fıkrasının (d) bendindeki, 5.4.1983 günlü, 2813 sayılı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun Kuruluşuna İlişkin Kanun’un 5. maddesinin birinci fıkrasında geçen “özel bütçeli” ibaresinin 2009 yılında uygulanmayacağına ilişkin kuraldan, “özel bütçeli” ibaresi 5917 sayılı Yasa’nın 47. maddesinin (7) numaralı fıkrasıyla çıkarıldığından, bu bende ilişkin KONUSU KALMAYAN İPTAL İSTEMİ HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

2-  (2) ve (4) numaralı fıkralarının Anayasa’ya aykırı olduğuna ve İPTALİNE,

3- (9) numaralı fıkrasıyla, 26.5.1981 günlü, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 35. maddesinin ikinci fıkrasında ve 39. maddesinde yapılan düzenlemeler, 5917 sayılı Yasa’nın 18. maddesiyle 2464 sayılı Yasa’ya eklenen Geçici Madde 6 ile yeniden düzenlendiğinden, bu fıkraya ilişkin KONUSU KALMAYAN İPTAL İSTEMİ HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

4- (10) numaralı fıkrasıyla, 22.5.2007 günlü, 5664 sayılı Konut Edindirme Yardımı Hak Sahiplerine Ödeme Yapılmasına Dair Kanun’un 5. maddesinin ikinci fıkrasında yapılan düzenleme, 5917 sayılı Yasa’nın 47. maddesinin (17) numaralı fıkrasıyla yeniden düzenlendiğinden, bu fıkraya ilişkin KONUSU KALMAYAN İPTAL İSTEMİ HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

1.4.2010 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

 

 

Başkan

Haşim KILIÇ

Başkanvekili

Osman Alifeyyaz PAKSÜT

Üye

Fulya KANTARCIOĞLU

 

 

 

Üye

Ahmet AKYALÇIN

Üye

Mehmet ERTEN

Üye

Fettah OTO

 

 

 

Üye

Serdar ÖZGÜLDÜR

Üye

Şevket APALAK

Üye

Serruh KALELİ

 

 

 

Üye

Zehra Ayla PERKTAŞ

Üye

Recep KÖMÜRCÜ