Tebliğ

Maliye Bakanlığından:

Türkiye – Avrupa Birliği Çerçeve Anlaşması Genel Tebliği

(Sıra No: 1)

Türkiye - Avrupa Birliği Çerçeve Anlaşması Uyarınca Avrupa Birliği Tarafından veya Türkiye - Avrupa Birliği Tarafından Ortaklaşa Finanse Edilen Projeler, Faaliyetler ve Eylemler Kapsamındaki Mal ve Hizmet Teslimleri, İşler ve İşlemlerde Katma Değer Vergisi, Özel Tüketim Vergisi, Damga Vergisi ile Veraset ve İntikal Vergisi İstisnalarının Uygulaması

Avrupa Birliği (AB) ve Ülkemiz arasında, AB’nin finanse ettiği ya da Türkiye-AB ortak finansmanı ile yürütülen projeler, faaliyetler ve eylemler çerçevesinde yapılan mal ve hizmet alımları, işler ve işlemlere ilişkin Türkiye ile Topluluk arasındaki idari işbirliğine dair kuralların ortaya konulması amacıyla imzalanan Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Birliği arasındaki mali işbirliği çerçevesinde temin edilecek mali yardımların uygulanmasına ilişkin “Çerçeve Anlaşma”, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından, 26.2.2005 tarih ve 25739 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 22.2.2005 tarih ve 5303 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunmuş, Bakanlar Kurulunca 17.3.2005 tarih ve 2005/8636 sayılı Kararla onaylanmak suretiyle 15.4.2005 tarih ve 25787 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Söz konusu Anlaşma’nın vergi muafiyetlerine ilişkin hükümlerini düzenleyen 6 ncı maddesi ve İşbirliğinin Genel Esaslarına ilişkin EK A metnin 8 inci maddesindeki vergi muafiyetlerinin uygulama usul ve esasları aşağıda belirtilmiştir.

I - Vergi İstisnasının Uygulama Alanı ve Tarihi:

Anlaşma’nın 1/2 nci maddesinde Anlaşma’nın kapsamına, Anlaşma’nın eki EK C’de sıralanmış, MEDA Tüzüğü çerçevesinde Finansman Anlaşmaları veya diğer araçlar kapsamında yer alan daha önceden sonuçlandırılmış TEDBİRLER veya TEDBİR dizileri ile 17 Aralık 2001 tarih ve 2500/2001 sayılı Konsey Tüzüğü çerçevesinde oluşturulmuş veya oluşturulacak olan ve özel ayrıntıları Topluluk ve Türkiye arasında mutabakata varılacak olan Finansman Anlaşması ile ortaya konulacak olan TEDBİRLER veya TEDBİR dizilerinin girdiği belirtilmektedir.

Aynı maddede “Tedbirlerden” kastın, Türkiye ile Avrupa Topluluğu (AT) tarafından üzerinde ortak olarak anlaşılan Finansman Anlaşmaları veya programlar ve/veya MEDA ve/veya katılım öncesi yardım çerçevesinde Avrupa Topluluğu tarafından finanse edilen ve Türkiye’de gerçekleştirilecek olan projeler ile aynı zamanda Türkiye ile Komisyonun 26 Şubat 2002 tarihinde imzalamış olduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin Topluluk Programlarına Katılımına İlişkin Genel Prensipleri Ortaya Koyan Çerçeve Anlaşma ile münferit programlar için geçerli olan Mutabakat Zabıtları çerçevesinde finansmanı sağlanacak olan projeler, eylemler ve faaliyetlerin yanı sıra diğer ilgili Avrupa Topluluğu Programları çerçevesinde Avrupa Topluluğu tarafından finanse edilen ve Türkiye’de uygulanacak olan projeler olduğu açıklanmaktadır.

Buna göre, bu maddede Anlaşmanın kapsamına alınan ve TEDBİRLER olarak tanımlanan, Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ya da Türkiye - AB ortak finansmanı ile finanse edilen projeler, eylemler ve faaliyetler, bu Anlaşma’nın 6 ncı maddesi ve İşbirliğinin Genel Esaslarına ilişkin EK A metnin 8 inci maddesinde yer alan vergi muafiyetlerinin kapsamına girmektedir.

Diğer yandan, Anlaşma’nın 6 ncı maddesinin 3 üncü fıkrasına göre vergi istisnalarını genel olarak düzenleyen Çerçeve Anlaşma’nın 6 ncı maddesi ile bu maddenin atıfta bulunduğu ve istisnaları ayrıntılı olarak düzenleyen Anlaşmanın eki  EK A’da yer alan İşbirliğinin Genel Prensiplerinin 8 inci maddesi 10 Eylül 2000 tarihinden itibaren geçerli olacaktır.

II - Katma Değer Vergisi İstisnasının Uygulaması:

Anlaşmaya ek İşbirliğinin Genel Esasları başlıklı EK A metnin 8 inci maddesinin 2 nci fıkrasında;

“AT yüklenicileri tarafından yapılan tüm ithalatın, gümrük veya ithalat vergileri, harçları, KDV ve Özel Tüketim Vergisi veya herhangi bir diğer benzeri vergi,  gümrük veya ithalat vergisi veya harca tabi olmaksızın Türkiye'ye girmesine izin verilir. Bu muafiyet sadece AT sözleşmesi kapsamında AT yüklenicisi tarafından tedarik edilen mallar ve/veya verilen hizmetler ve/veya yapılan işlere ilişkin olarak yapılan ithalata uygulanacaktır. Türkiye, ilgili ithalatın AT yüklenicisine yukarıda belirtilen vergi, gümrük vergisi veya harçlar ile ilgili herhangi bir uyuşmazlık veya gecikmeye bakılmaksızın, sözleşmede belirlendiği üzere ve sözleşme hükümlerinin normal olarak uygulanması için gerektiği gibi hemen kullanılmak üzere teslimi için giriş noktasından serbest bırakılmasını sağlayacaktır.”

hükmü yer almaktadır.

Anlaşmaya ek İşbirliğinin Genel Esasları başlıklı EK A metnin 8 inci maddesinin 3 üncü fıkrasında ise;

“AT yüklenicileri, AT sözleşmesi kapsamında sunulan herhangi hizmet veya tedarik edilen mal veya yapılan iş için KDV’den muaf tutulacaklardır. Bir tedarikçi tarafından AT yüklenicisine temin edilen mallar veya sunulan hizmetler veya yapılan işler de KDV’den muaf tutulacaktır. Bu muafiyet sadece AT sözleşmesi kapsamında AT yüklenicisi tarafından teslim edilen mallar veya sunulan hizmetler veya yapılan işler ile bağlantılı olarak temin edilen mallara veya sunulan hizmetlere veya yapılan işlere uygulanacaktır.

Bir AT yüklenicisi veya bu Anlaşmada öngörüldüğü şekilde muafiyete hak kazanan AT yüklenicisine mal teslim eden ve/veya hizmet sunan veya iş yapan herhangi bir tedarikçi, bu Anlaşmada öngörüldüğü şekilde KDV'den muaf olarak teslim ettiği mallar veya sunduğu hizmetler veya yürüttüğü işlerle ilgili olarak ödediği KDV'ni, diğer işlemleri için tahsil ettiği KDV'den indirme hakkına sahiptir. Eğer AT yüklenicisi veya tedarikçi bu imkânı kullanamazsa, KDV'nin iadesine ilişkin Türk Kanunu kapsamında istenilen gerekli belgeleri ekleyerek vergi idaresine yazılı talepte bulunması halinde bu talebi takip eden azami 10 günlük bir sürede vergi idaresi KDV iadesini yapacaktır.

KDV muafiyeti bu Anlaşmanın imzalanmasından sonra mevcut KDV'nin yerini alan veya bu vergiye ek olarak tesis edilebilecek olan herhangi bir benzeri vergiye de uygulanacaktır.

İlgili vergi idaresi bu Anlaşma hükümleri uyarınca muafiyet tanınan AT yüklenicisine yazılı talebi üzerine, bu muafiyeti teyit eden bir sertifika verecektir. Söz konusu talep, talep eden AT yüklenicisinin kimliği ve statüsünü teyit eden belgeyi de içermelidir. Vergi makamı bu sertifikayı verecek veya azami 30 takvim günü içinde geçerli sebeple reddedecektir."

hükmü yer almaktadır.

Anlaşmanın EK A/8 inci maddesine göre;

“AT yüklenicisi” terimi, AT sözleşmesi kapsamında mal tedarik eden ve/veya hizmet sunan ve/veya iş yapan ve/veya hibe sözleşmesini yürüten gerçek ve tüzel kişiler ile yerleşik eşleştirme danışmanları olarak da bilinen, katılım öncesi danışmanları ve bir eşleştirme anlaşması veya sözleşmesine dahil uzmanları  kapsamaktadır.

“AT sözleşmesi” terimi  ise, hibe ve muhtemel ortak finansman ile finansmanı sağlanan ve AT veya Merkezi Finans ve İhale Birimi (MFİB) veya bir Uygulayıcı Kuruluş  veya hibe yararlanıcısı tarafından imzalanan hukuki bağlayıcılığı olan herhangi bir belge anlamına gelmektedir.

Anlaşma’nın yukarıda yer alan madde hükümlerine göre bir AT yüklenicisinin, AT sözleşmesi kapsamında, sözleşmenin yararlanıcısına teslim ettiği mallar, sunduğu hizmetler veya yaptığı işler katma değer vergisinden (KDV) muaf tutulacaktır.

Aynı şekilde bu muafiyet, Anlaşmada öngörüldüğü şekilde muafiyete hak kazanmış ve bu muafiyeti teyit eden bir sertifikaya sahip AT yüklenicisine, herhangi bir tedarikçi tarafından, aşağıda yer alacak şartlara uygun olarak, AT sözleşmesi kapsamında AT  yüklenicisi tarafından teslim edilen mallar veya sunulan hizmetler veya yapılan işler ile bağlantılı olarak temin edilen mallara veya sunulan hizmetlere veya yapılan işlere  de uygulanacaktır. 

AB tarafından ya da Türkiye - AB ortak finansmanı ile yürütülen projeler, faaliyet ve eylemlerin yürütülmesi için  imzalanan AT sözleşmesi kapsamında mal tedarik eden veya hizmet sunan veya iş yapan veya hibe sözleşmesini yürüten AT yüklenicileri, ekte örneği yer alan, kimliklerini ve statülerini teyit eden, Merkezi Finans ve İhale Birimi veya AT sözleşmesine taraf diğer Kurumca onaylanan bilgi formu (EK-1), AT sözleşmesi örneği ve hazırlayacakları dilekçe ile birlikte Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğüne başvurarak sertifika alma taleplerini bildireceklerdir.

Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğüne başvuran AT yüklenicilerine, uygun bulunması halinde özelge verilecek olup, AT yüklenicileri bu özelge ile birlikte bağlı oldukları vergi dairesine başvurarak, örneği ekte yer alan ve sözleşmede yazılı süre için geçerli olacak Katma Değer Vergisi İstisna Sertifikasını (EK-2) alabileceklerdir.

Mükellefiyet kaydı bulunmayan AT yüklenicileri ise, Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğüne, yukarıda belirtilen belgelerle başvurarak doğrudan Katma Değer Vergisi İstisna Sertifikasını alabileceklerdir.

AT yüklenicilerinin gerekli belgelerle müracaat ettiği tarihten itibaren 30 gün içinde sertifikanın kendilerine verilmesi gerekmektedir.

Vergi dairelerince verilen sertifikaların bir örneği, mükellefe sertifika verilme tarihinden itibaren 15 gün içinde Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğüne gönderilecektir.

AT yüklenicileri, AT sözleşmesi kapsamında teslim edecekleri mallar veya sunacakları hizmetler veya yapacakları işler ile bağlantılı olarak temin edecekleri mal, hizmet ve işler için öncelikle tedarikçiler ile sözleşme yapacaklar ve bu sözleşmede, sözleşmeye konu mal, hizmet ve işlerin yüklenicinin taraf olduğu AT sözleşmesi kapsamında olduğunun yararlanıcı tarafından onaylanması halinde bu mal teslimi, hizmet ifası ve işlere KDV uygulanmayacağını belirteceklerdir. Tedarikçi ancak, yararlanıcı tarafından onaylanmış yüklenici ile yaptığı sözleşmenin ve yüklenicide yer alan sertifikanın kendisine ibraz edilmesi halinde, söz konusu sözleşme ve sertifikanın birer örneğini almak ve düzenlediği fatura ve benzeri evrakta söz konusu sözleşmeye ve Çerçeve Anlaşmaya atıf yapmak suretiyle KDV hesaplamayacaktır.

İthalatta ise, söz konusu her bir ithalatın AT sözleşmesi kapsamında olduğunun hazırlanacak bir liste ile yararlanıcı tarafından onaylanması ve bu listenin ve yüklenicide yer alan sertifikanın ilgili Gümrük İdaresine ibrazı ile KDV’siz  ithalat yapılabilecektir. Ancak bu durumda ilgili Gümrük İdaresi tarafından düzenlenecek makbuzda, AT sözleşmesine ve Çerçeve Anlaşmaya atıf yapılarak KDV hesaplanmayacak ve Gümrük İdaresi tarafından, kendisine ibraz edilen liste ve sertifikanın birer örneği muhafaza edilecektir.

AT yüklenicileri, AT sözleşmesi kapsamında teslim edecekleri mallar veya sunacakları hizmetler veya yapacakları işler ile bağlantılı olarak temin edecekleri Amortismana Tabi İktisadi Kıymetleri, ancak söz konusu kıymetlerin sadece AT sözleşmesi kapsamında kullanılan kıymetler olması ve bu kıymetlerin AT sözleşmesi sonunda yararlanıcıya bedelsiz tesliminin öngörülmesi halinde yukarıda yer alan esaslara göre KDV’siz olarak alabilme imkanına sahiptirler. Ancak, bu durumda ilave olarak yüklenicinin tedarikçi ile yapacağı ve yararlanıcı tarafından onaylanacak sözleşmede, bu kıymetin AT sözleşmesi sonunda yararlanıcıya bedelsiz devir olunacağı açıkça belirtilecektir.

Bu Amortismana Tabi İktisadi Kıymetlerin AT sözleşmesinde yer alan işlerden başka işlerde de  kullanılacak olması halinde, AT yüklenicileri açısından iki seçenek söz konusudur. İlk olarak, AT yüklenicileri söz konusu Amortismana Tabi İktisadi Kıymetleri başlangıçta KDV ödemek suretiyle satın alacaklar ve yüklenilen KDV’yi diğer vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan KDV’den indirim konusu yapacaklardır. Ancak, AT sözleşmesi sonunda söz konusu kıymetler nedeniyle yüklenilen KDV’den indirimle giderilmeyen bir kısım kalmış ise, AT yüklenicileri bu kıymetin AT sözleşmesi kapsamında kullanılma süresinin bu kıymet için belirlenen amortisman süresi oranına isabet eden kısmı için yüklenilen KDV tutarını geçmemek üzere bu kısmın aşağıda yer alan esaslara göre iadesini talep edebileceklerdir. Diğer seçenek olarak, AT yüklenicileri bu kıymetleri başlangıçta satın alırken, bu kıymetlerin AT sözleşmesi kapsamında öngörülen kullanılma süresinin bu kıymetler için belirlenen amortisman süresi oranına isabet eden KDV tutarını ödemeden kalan KDV tutarını ödemek suretiyle alım yapabileceklerdir. Bu durumda, tedarikçi ile sözleşme yapan AT yüklenicisi, bu sözleşmeyi yararlanıcıya onaylattırırken bu kıymetin AT sözleşmesi kapsamında ne kadar kullanılacağını da onaylattıracaktır.

Ancak 2.000 YTL’nın altında yapılacak  her bir alım için tedarikçi ile sözleşme yapmak ve yararlanıcı kuruma onaylatmak şartı aranmaksızın, sertifika ibrazı ile KDV istisnası kendiliğinden uygulanır. Yükleniciler, bu kapsamda  birer aylık periyotlarla KDV istisnasından yararlanarak yaptıkları harcamalarla ilgili olarak kimden, ne tür mal, hizmet ve işi, ne miktarda ve tutarlarda, hangi tarih ve nolu fatura ile aldıklarını gösteren liste oluşturacak ve bu listeyi, yararlanıcı kuruluşa, söz konusu harcamaların AT sözleşmesi kapsamında olduğunu belirtir şekilde onaylattıracaklardır. Bu kapsamda KDV’siz mal teslimi, hizmet ifası veya iş yapan tedarikçiler kendilerine ibraz edilen sertifikanın bir fotokopisini alarak muhafaza edecekler ve düzenleyecekleri fatura ve benzeri evrakta AT sözleşmesi ve Çerçeve Anlaşmaya atıf yapmak suretiyle KDV hesaplamayacaklardır.

Söz konusu sertifika ile katma değer vergisi ödemeksizin mal ve hizmet alan, iş yaptıran AT yüklenicileri unvanlarını, vergi kimlik numaralarını, katma değer vergisi ödemeksizin almış oldukları mal ve hizmetlerin, işlerin türünü, tutarlarını, fatura tarihi ile numaralarını ve mal ve hizmet satın aldıkları, iş yaptırdıkları mükelleflerin; unvanlarını, vergi kimlik numaralarını gösteren bir tabloyu sertifikanın alındığı tarihten itibaren üçer aylık periyotlar halinde katma değer vergisi beyannameleri ile birlikte bağlı oldukları vergi dairelerine, mükellefiyet kaydı olmayanlar ise doğrudan Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğüne vereceklerdir.

Bir AT yüklenicisi veya bu Anlaşmada öngörüldüğü şekilde muafiyete hak kazanan bir  AT yüklenicisine mal teslim eden ve/veya hizmet sunan ve/veya iş yapan herhangi  bir tedarikçi, bu Anlaşmada öngörüldüğü şekilde KDV’den muaf olarak teslim ettiği mallar veya sunduğu hizmetler veya yürüttüğü işlerle ilgili olarak yüklendiği katma değer vergisini diğer işlemleri için tahsil ettiği katma değer vergisinden indirme hakkına sahiptir.

Bu düzenleme tam istisna mahiyetinde olduğundan istisna kapsamına giren teslim ve hizmetler dolayısıyla yüklenilen vergiler, indirim yoluyla telafi edilememeleri halinde  tedarikçilere/yüklenicilere nakten veya mahsuben iade edilebilecektir. Nakten veya mahsuben yapılacak iade işlemleri istisna kapsamındaki işlemlerin beyan edildiği dönem beyannameleri ile birlikte verilecek iade talep dilekçesine dayanılarak yapılacaktır. İade talebinde bulunacak tedarikçi/yükleniciler, iade talep dilekçesine indirilecek katma değer vergisi listesini (AT sözleşmesi kapsamında yapılan faaliyetler ve dışındakiler için ayrı ayrı), AT yüklenicisi iseler Katma Değer Vergisi İstisna Sertifikasının bir örneğini, tedarikçi iseler AT yüklenicisi ile yapılan sözleşmenin yararlanıcı kurum tarafından tasdikli bir örneğini, Anlaşma kapsamındaki mal alım/satımı ile hizmet sunumu ve işlere ilişkin fatura ve belgelerin aslı veya fotokopilerini ve yüklenilen katma değer vergisi tablosunu ekleyeceklerdir. İade talepleri bağlı olunan vergi dairesine, bağlı olunan vergi dairesi yok ise Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğüne yapılacaktır.

Nakten veya mahsuben iade talepleri, 84 Seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği’nin[1] mal ihracından doğan katma değer vergisinin iadesindeki esaslar çerçevesinde azami 10 günlük süre içerisinde sonuçlandırılacaktır. İade için yeminli mali müşavir tasdik raporu ibraz edilen durumlarda da mal ihracı için öngörülen limitler geçerli olacaktır.

Ancak herhangi bir şekilde AT sözleşmesinin süresinin uzatılması ya da AT sözleşmesinde ilave iş nedeniyle değişiklik yapılması halinde, AT yüklenicisi yeniden sertifika almak üzere yeni sözleşme ve daha önce verilen Katma Değer Vergisi İstisna Sertifikası ile birlikte Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğüne bir yazı ekinde başvuracaktır.

Bu Anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten önce başlayıp, Anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarih itibariyle hali hazırda devam eden ve bu Anlaşmanın kapsamına giren proje, faaliyet ve eylemler çerçevesindeki mal ve hizmet alımı, işleri yapan AT yüklenicileri ve tedarikçiler için de yukarıda belirtilen esaslar doğrultusunda işlem yapılacaktır.

III - Özel Tüketim Vergisi İstisnasının Uygulaması:

Anlaşmaya ek İşbirliğinin Genel Esasları başlıklı EK A metnin 8 inci maddesinin 5 inci fıkrasında;

“AT yüklenicilerinin harcamaları Özel Tüketim Vergisinden muaf tutulacaktır. Bu muafiyet sadece, AT sözleşmesi kapsamında AT yüklenicisi tarafından tedarik edilen mallar ve/veya sunulan hizmetler ve/veya yapılan işler ile bağlantılı harcamalara uygulanacaktır.”

hükmü yer almaktadır.

Genel olarak, AT yüklenicileri, AT sözleşmesi kapsamında teslim edecekleri mallar veya sunacaklar hizmetler veya yapacakları işler ile bağlantılı olarak temin edecekleri Özel Tüketim Vergisine (ÖTV) tabi mallar için başlangıçta ÖTV ödeyerek alış yapacaklardır. Ancak üçer aylık dönemlerle bu kapsamda satın aldıkları malları liste halinde hazırlayarak, sözkonusu malların AT sözleşmesi kapsamında olduğunu yararlanıcıya onaylattıracaklardır. AT yüklenicileri üçer aylık dönemler halinde, ÖTV iade talep dilekçesi ile bu dilekçeye yararlanıcı onaylı ÖTV içeren mal alım listesini, bu alımlara ilişkin fatura ve benzeri evrakın aslı veya onaylı fotokopilerini eklemek suretiyle söz konusu alımlar içerisinde yer alan kendileri tarafından liste halinde hesaplanmış ÖTV’nin iadesi için bağlı oldukları vergi dairesine, bağlı oldukları vergi dairesi olmayanlar ise Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğüne başvurabileceklerdir.

Diğer yandan, AT sözleşmesi kapsamında teslim edilecek mallar ve yapılacak işler içinde yer almak üzere, AT yüklenicileri tarafından doğrudan ÖTV mükelleflerinden temin edilecek malların ise tedarikçi ile sözleşme yapılması ve bu sözleşme konusu malların AT sözleşmesi kapsamında olduğunun yararlanıcı tarafından onaylanması halinde ÖTV ödenmeksizin tedarik edilmesi mümkündür. Tedarikçi, ancak, yüklenici ile yapmış olduğu sözleşmenin yararlanıcı tarafından onaylanmış halinin kendisine ibraz edilmesi halinde, söz konusu sözleşmenin bir örneğini almak ve düzenlediği fatura ve benzeri evrakta AT sözleşmesine ve Çerçeve Anlaşmaya atıf yapmak suretiyle ÖTV hesaplamayacaktır.

İthalatta ise, söz konusu her bir ithalatın AT sözleşmesi kapsamında olduğunun hazırlanacak bir liste ile yararlanıcı tarafından onaylanması, bu listenin ve yüklenicide yer alan AT sözleşmesi örneğinin ilgili Gümrük İdaresine ibrazı ile ÖTV’siz ithalat yapılabilecektir. Ancak bu durumda ilgili Gümrük İdaresi tarafından düzenlenecek olan makbuzda, AT sözleşmesine ve Çerçeve Anlaşmaya atıf yapılarak ÖTV hesaplanmayacak ve Gümrük İdaresi tarafından, kendisine ibraz edilen liste ve AT sözleşme örneği muhafaza edilecektir.

AT yüklenicileri, AT sözleşmesi kapsamında teslim edecekleri mallar veya sunacakları hizmetler veya yapacakları işler ile bağlantılı olarak doğrudan ÖTV mükelleflerinden temin edecekleri Amortismana Tabi İktisadi Kıymetler için ise, ancak söz konusu kıymetlerin  sadece AT sözleşmesi kapsamında kullanılacak kıymetler olması ve bu kıymetlerin AT sözleşmesi sonunda yararlanıcıya bedelsiz devrinin öngörülmüş olması halinde bu kıymetleri başlangıçta ÖTV ödemeksizin alabileceklerdir. Bunun için tedarikçi ile sözleşme yapan AT yüklenicisi, söz konusu sözleşmede bu malların yüklenicinin taraf olduğu AT sözleşmesi kapsamında olduğunu ve sözleşme sonunda yüklenici tarafından yararlanıcıya bedelsiz olarak devir edileceğini de yararlanıcıya onaylattıracaktır. Tedarikçi ancak yüklenici ile yapmış olduğu sözleşmenin yararlanıcı tarafından onaylanmış halinin kendisine ibraz edilmesi halinde, söz konusu sözleşmenin bir örneğini almak ve düzenlediği fatura ve benzeri evrakta AT sözleşmesine ve Çerçeve Anlaşmaya atıf yapmak suretiyle ÖTV hesaplamayacaktır.

Bu Amortismana Tabi İktisadi Kıymetlerin AT sözleşmesinde yer alan işlerden başka işlerde de  kullanılacak olması halinde, AT yüklenicileri açısından iki seçenek söz konusudur. İlk olarak, AT yüklenicileri söz konusu Amortismana Tabi İktisadi Kıymetleri başlangıçta ÖTV ödemek suretiyle satın alacaklar ve AT sözleşmesi sonunda ödenen ÖTV’nin bu kıymetin AT sözleşmesi kapsamında kullanılma süresinin, bu kıymet için belirlenen amortisman süresi oranına isabet eden kısmı için bu bölümde yer alan esaslara göre iade talep edeceklerdir. Diğer seçenek olarak, AT yüklenicileri bu kıymetleri başlangıçta satın alırken, bu kıymetlerin AT sözleşmesi kapsamında öngörülen kullanılma süresinin bu kıymetler için belirlenen amortisman süresi oranına isabet eden ÖTV tutarını ödemeden, kalan ÖTV tutarını ödemek suretiyle alım yapabileceklerdir. Bu durumda, tedarikçi ile sözleşme yapan AT yüklenicisi, bu sözleşmeyi yararlanıcıya onaylattırırken bu kıymetin AT sözleşmesi kapsamında ne kadar süre kullanılacağını da onaylattıracaktır. Yararlanıcı onaylı sözleşme kendisine ibraz edilen tedarikçi, söz konusu sözleşmenin bir örneğini almak ve düzenlediği fatura ve benzeri evrakta AT sözleşmesine ve Çerçeve Anlaşmaya atıf yapmak suretiyle AT sözleşmesi kapsamında kullanılması öngörülen kısım için ÖTV hesaplamayacaktır.

Üçer aylık dönemler halinde yapılacak ÖTV iade taleplerinde, nakten veya mahsuben yapılacak iadeler, 84 Seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin mal ihracından doğan katma değer vergisinin iadesindeki esaslar çerçevesinde işlem görecektir. İade için yeminli mali müşavir tasdik raporu ibraz edilen durumlarda da mal ihracı için öngörülen limitler geçerli olacaktır.

IV - Damga Vergisi İstisnasının Uygulaması:

Anlaşmaya ek İşbirliğinin Genel Esasları başlıklı EK A metnin 8 inci maddesinin 4 üncü fıkrasında;

“AT sözleşmeleri, Türkiye’de damga vergisine veya tescil harcına, mevcut veya getirilecek olan bunlara eşdeğer diğer herhangi bir  yükümlülüğe tabi olmayacaktır.”

hükmü yer almaktadır.

Buna göre  hibe ve muhtemel ortak finansman ile finansmanı sağlanan  sözleşmede yer alan tutarla sınırlı olmak üzere, AT veya Merkezi Finans ve İhale Birimi (MFİB) veya bir Uygulayıcı Kuruluş  veya hibe yararlanıcısı tarafından imzalanan hukuki bağlayıcılığı olan AT sözleşmeleri, damga vergisinden ve tescil harcından  müstesna tutulacaktır.

V - Veraset ve İntikal Vergisi İstisnasının Uygulaması:

Anlaşmaya ek İşbirliğinin Genel Esasları başlıklı EK A metnin 8 inci maddesinin 9 uncu fıkrasında;

“TEDBİRLERDEN istifade edenler, TEDBİRLER kapsamında herhangi bir şekilde karşılıksız olarak, kendilerine transfer edilen mallardan kaynaklanan “Veraset ve İntikal Vergisi”nden muaf tutulacaklardır.”

hükmü yer almaktadır.

Buna göre Anlaşmanın 1/2 nci maddesinde belirtilen ve bu tebliğde tanımlanan TEDBİRLER kapsamında herhangi bir şekilde karşılıksız olarak kendilerine transfer edilen mallarla ilgili olarak bu TEDBİRLERİN yararlanıcıları veraset ve intikal vergisinden muaf tutulacaktır.

85 Seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin[2] F bendi yürürlükten kaldırılmıştır.

Tebliğ olunur.

 

Ekler         :

Bilgi Formu

Katma Değer Vergisi İstisna Sertifikası

 



[1] 23.11.2001 tarih ve 24592 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

[2] 19.03.2002 tarih ve 24700 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.